Sayac


Fatih Lütfü AYDIN
Hoş Geldiniz

Yetimin Malina El Atmayin, Horlamayin.

http://fatihltfaydin.tr.gg/Yetim-Prof-.-Dr-.-Suleyman-Ates.htm


DUHÂ-9
 
Yaşar Nuri Öztürk : O halde, yetimi örseleme, 
 
İSRÂ-34
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yetimin malına yaklaşmayın. Ancak rüştüne erişinceye kadar, güzel bir yolla ilgilenebilirsiniz. Ahdinize 
 
vefalı olun çünkü verilen söz sorumluluk gerektirir.
 
 
EN'ÂM-152
 
Yaşar Nuri Öztürk : "Yetimin malına yaklaşmayın! Ancak rüştüne erişinceye kadar en güzel yolla ilgilenme hali müstesna. Ölçme 
 
ve tartmayı tam bir dürüstlükle yerine getirin. Hiç kimseye yaratılış kapasitesinin üstünde yükümlülük getirmiyoruz. 
 
Konuştuğunuz zaman, yakınlarınız/aleyhine de olsa, adaleti gözetin. Ve Allah'a verdiğiniz söze sadık kalın. Düşünüp öğüt 
 
alasınız diye O size bunları önerdi. 
 
 
FECR-17
 
Yaşar Nuri Öztürk : Doğrusu şu ki, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz. 
 
 
MÂÛN-2
 
Yaşar Nuri Öztürk : İşte odur yetimi itip kakan; 
 
 
İNSÂN (DEHR)-8
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yoksula, yetime ve esire, yemeği severek yedirirler. 
 
 
BELED
 
12.
 
Ve mâ edrâke mel akabeh(akabetu).
 
1. ve mâ edrâ-ke : ve sana bildiren nedir 
2. mâ : ne 
3. el akabetu : akabe, sarp yokuş, dik yokuş, zor iş 
 
Yaşar Nuri Öztürk : Sarp yokuşun ne olduğunu sana bildiren nedir? 
 
13.
 
Fekku rekabetin.
 
1. fekku : kurtarma, azad etme 
2. rakabetin : köle 
 
Yaşar Nuri Öztürk : Özgürlüğü zincirlenenin bağını çözmektir o. 
 
14.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yahut da açlık ve perişanlık gününde doyurmaktır o, 
 
15.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yakındaki bir yetimi, 
 
 
BAKARA
 
83.
 
Yaşar Nuri Öztürk : İsrailoğulları'ndan şöyle bir söz de almıştık: Allah'tan başkasına ibadet etmeyin, anne-babaya, akrabaya, 
 
yetimlere, yoksullara iyilik ve güzellikle davranın. İnsanlara güzeli ve güzelliği söyleyin. Namazı kılın, zekâtı verin. 
 
Bütün bunlardan sonra siz, pek azınız müstesna, sırt çevirdiniz. Hâlâ da yüz çevirip duruyorsunuz. 
 
 
177.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz zafer ve mutluluğa ermek değildir. Zafer ve mutluluğa ermek o 
 
kişinin hakkıdır ki, Allah'a, âhıret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır; akrabaya, yetimlere, çaresizlere, 
 
yolda kalmışa, yoksullara, özgürlüğüne kavuşmak gayretinde olanlara malı seve seve verir, namazı kılar, zekatı öder. 
 
Böyleleri söz verdiklerinde ahitlerine vefalıdırlar; bolluk ve bereket zamanı kadar, zorluk, sıkıntı ve şiddet zamanında da 
 
sabırlıdırlar. İşte bunlardır özüyle sözü bir olanlar. Ve işte bunlardır korunan takva sahipleri. 
 
 
215.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Sana, neyi infak edip vereceklerini soruyorlar. De ki: "İnfak ettiğiniz mal ve nimet; ana-baba, yakınlar, 
 
yetimler, yoksul ve çaresizlerle yolda kalan için olmalıdır. Hayır olarak yaptığınızı Allah en iyi biçimde bilmektedir." 
 
 
220.
Yaşar Nuri Öztürk : Dünya ve âhıret hakkında... Sana yetimlerden de soruyorlar. De ki: "Onları, işe yarar hale getirmek 
 
kendileri için daha hayırlıdır. Eğer onlarla bir arada yaşarsanız, onlar sizin kardeşlerinizdir." Allah, bozguncuyu 
 
barışseverden ayırmasını bilir. Eğer Allah dileseydi, sizi zora sürerdi. Allah, tüm onurların sahibi, tüm hikmetlerin 
 
sahibidir. 
 
 
 
NİSÂ
 
2.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yetimlere mallarını verin. Temizi pise değişmeyin. Yetimlerin mallarını kendi mallarınıza katarak 
 
yemeyin. Bunu yapmak gerçekten büyük bir vebaldir. 
 
3.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yetimler konusunda adaleti koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan kadınlardan ikişer, 
 
üçer, dörder nikâhlayın. Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ 
 
ellerinizin sahip olduklarıyla yetinin. İşte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur. 
 
6.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Yetimleri, nikâh çağına gelmelerine kadar gözetleyip deneyin. O zaman onlarda içinize sinecek bir 
 
olgunluk ve erginlik görürseniz, mallarını onlara geri verin. Büyüyecekler diye bu malları tez elden saçıp savurarak yemeyin. 
 
Zengin olan, iffetli davransın. Fakir olan ise örfün gerekli kıldığı oranda yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz 
 
zaman yanlarında tanıklar bulundurun. Hesap sorucu olarak Allah yeter. 
 
8.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Mirasın paylaştırılmasında hısım-akraba, yetimler, yoksul ve çaresizler de hazır bulunurlarsa, ondan 
 
onları da rızıklandırın ve onlara güzel ve hoş bir söz de söyleyin. 
 
10.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Şunda kuşkunuz olmasın ki, zulme başvurarak yetimlerin mallarını yiyenler karınlarına doldurmak üzere bir 
 
ateş yemekten başka bir şey yapmazlar. Ve onlar yakın bir zamanda, korkunç acılar veren bir azaba dalacaklardır. 
 
36.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Allah'a kulluk edin. O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetim ve öksüzlere, 
 
çaresizlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa, size bağımlı olanlara iyi ve güzel davranın. 
 
Allah, kasılıp böbürlenen şımarıkları sevmez.
 
 
127.
 
Yaşar Nuri Öztürk : Senden kadınlar hakkında fetva soruyorlar. De ki: "Onlar hakkında fetvayı size Allah veriyor." Yazılmış 
 
hakları olanı kendilerine vermeyip de kendileriyle nikâhlanmak istediğiniz kadınların yetimleri hakkında, ezilip horlanan 
 
çocuklar hakkında, yetimler için adaleti yerine getirmeniz hakkında. Kitap'ta olup da yüzünüze karşı okunan şeyler var. Hayır 
 
olarak yaptığınız her şeyi Allah, hakkıyla bilmektedir. 
 
 
 
Sayfa Başına Dönün 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol